Hikayeye göre Malay kralı burda bir aslan gördüğünden, buraya “singa pura” yani aslan şehri demiş. Tabi uzakdoğuda bira içenler Singa’nın aslan demek olduğunu bilirler J Gel zaman git zaman malum ingilizler gelmiş buralara, Malay kralına gidip “abi, şurdan bize bi g*tlük yer ver liman yapalım, valla senin krallığınla filan işimiz olmaz demişler ama tabi altı ay sonra kralı kovup adayı komple almışlar. 2. dünya savaşında Japon abilere bırakmışlar bir süre ama malum almışlar geri savaştan sonra.
Bu kadar hikaye anlatmamın nedeni, Singapurda anlatacak pek bir şey olmaması. Herşey sonradan yapılmış, tarihi filan olmayan suni bir modern şehir. 2. dünya savaşında bir hareket olmuş, tarihi bundan ibaret. Eğlence adası Sentosa da benzerlerine göre çok uyduruk. Bir universal stüdyoları ilginç olabilir, ben zaten daha önce gittiğimden girmedim. Çakma bir mozaik parkı, uyduruk bir seaworld Sentosa’da görülebilecek diğer yerler.
Unutmadan, Singapur pahalı hatta çok pahalı. Tipik İngiliz sistemi burada da uygulanıyor, yani işiniz filan yoksa Singapur’da ne işiniz var? Belki 1-2 gece kalınıp görülebilir ama o kadar. Yerel lezzetler ki bunlar aslında Malay, Lau Pa Sat Pazarında tadılabilir. Giderseniz mutlaka Satay ve Chendol tadın derim.
Bahsetmeden geçmeyeyim, Changi bugüne kadar gördüğüm en güzel havaalanı. Belki Changi için bile Singapurda bir gece kalınabilinir J
Bahsetmeden geçmeyeyim, Changi bugüne kadar gördüğüm en güzel havaalanı. Belki Changi için bile Singapurda bir gece kalınabilinir J
(Büyütmek için fotoğrafların üzerine tıklayın)